- tıkanık
- 1. مسدود [مَسْدُود]Anlamı: tıkanmış2. مغلق [مُغْلَق]Anlamı: tıkanmış3. مغلوق [مَغْلُوق]Anlamı: tıkanmış4. منغلق [مُنْغَلِق]Anlamı: tıkanmış
Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2015.
tıkanık — sf., ğı Tıkanmış olan Her adımın bir merdiven basamağındaki boğuk ve tıkanık gürültüsü kulağında sonu gelmeyen bir akisle uzuyordu. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
tıkanıklık — is., ğı 1) Tıkanık olma, iyi işleyememe durumu 2) Soluğun kesilir gibi olması Birleşik Sözler damar tıkanıklığı … Çağatay Osmanlı Sözlük